‘’İLHAM ALALIM, İLHAM OLALIM.’’
Dünyadaki ilk robotu yapan bilim insanımızı tanımaya ne dersin? Hem de bunu 850 yıl
önce başarmış biri!
Daha önce hiç robotik ve sibernetik kelimelerini duydun mu? ‘’Robotik’’, isminden de
anlaşıldığı gibi kısaca robotların geliştirilmesiyle ilgilenen bilim iken, ‘’Sibernetik’’ ise
insanlarda ve makinelerde karşılıklı haberleşme, denge kurma ve yönetme bilimidir. Canlı ve
cansız tüm karmaşık sistemlerin yönetilmesini inceler. Biliyorsun ki günümüzde makineler ve
robotlar hayatımızın her alanında bizimle beraberler. Dolayısıyla bunlar ve bunlara benzer
diğer birçok bilim dalından faydalanıyoruz. Peki, dünyadaki ilk robotun ne zaman ve kim
tarafından yapıldığını bilmek ve bu bilimlerden sibernetik’in kurucusu olarak kabul edilen
bilim insanımızı tanımak ister misin? Öyleyse El-Cezeri ile tanışalım!
Kimdir bu El-Cezeri?
El-Cezeri bundan yaklaşık 900 yıl önce 1136 yılında Cizre’de doğdu. Tam adı Ebû'l İz
İsmail İbni Rezzaz olup doğduğu yere nispetle Cizreli manasına gelen ‘’El-Cezeri’’ ismiyle
anılır. Ünlü bir fizikçi, mekanikçi ve Artuklu Devleti'nin sarayında başmühendisti.
Ünlü fizikçimiz dünyada sibernetik alanında çalışmalar yapan ilk bilim insanı olduğu gibi
robotikle ilgili bilinen en eski yazılı kaynak da yine ona aittir. Dahası da var: Dünyada ilk
robotu yapan bilim insanı da El-Cezeri’dir.
El-Cezeri, otomatik kontrollü makinelerin ilki sayılan Jacquar’ın otomatik dokuma
tezgâhından tam 600 sene önce otomatik hizmetçiyi geliştirdi. Bu ‘’otomatik hizmetçi’’
değişik haznelerdeki suyun seviyesine göre ne zaman su dökeceğine, ne zaman meyve ve
içecek sunacağına karar verebiliyordu. Yani, günümüzde yaygın olarak kullandığımız
otomatik makinelerin ilki bundan tam 850 yıl önce orta çağda El-Cezeri tarafından icat edilen
bu makineydi. Sence de müthiş değil mi?
El-Cezeri’nin çalışmaları bu kadarla sınırlı kalmadı. Daha birçok makinenin icadına
öncülük eden ve kendisinden sonra geliştirilecek icatlara ilham olan El-Cezeri’nin bilim
tarihine en önemli katkılardan biri de kendi kendine denge kuran ve ayarlama yapan dengeyi
oluşturmasıydı. O, bunun gibi birçok önemli çalışmasıyla yapılması zor olan işlerin çoğunu
kolaylaştıran makineler icat etmiş ve böylece birçok insanın hayatını kolaylaştırmıştı.
Biliyor musunuz? El- Cezeri’nin çalışmalarının kendisinden 300 küsur yıl sonra
yaşayan Leonardo da Vinci'ye ilham kaynağı olduğu düşünülmektedir.
Ömrü boyunca birçok makine tasarlayan çalışkan mühendisimizin tüm bu makineleri
estetik değere sahipti. Hepsini özenle tasarlamıştı. Tasarladığı robotların ve eserlerin estetik
görünmesine son derece önem veren El-Cezeri, tasarımlarında birçok kültürün unsurlarına yer
vermişti. Örneğin; Filli Saat. Döneminin son teknolojik icatlarından biri olup çok özel bir
sistemle çalışan bu meşhur eseri tam bir kültür sentezi örneğidir. Saatte bulunan ‘’Fil’’ Hint
coğrafyasını, ‘’Zümrüdüanka’’ ise Mısır’ı simgeler. Çin ejderleri, İran halısı ve Arap
kıyafetleri giymiş hükümdarlar gibi simgeleri de barındıran bu eserle El-Cezeri, birçok
kültürü tek bir eser altında toplamayı başarmıştır.
El Cezeri’nin 50’den fazla cihazın kullanım esaslarını ve bunlardan yararlanma imkânlarını
çizimlerle gösterdiği meşhur “Olağanüstü Mekanik Araçların Bilgisi Hakkında Kitap”
adlı eseri kısaca ‘’Kitab-ül Hiyel’’ olarak anılır. Diğer bir deyişle: Harikalar Kitabı! El-
Cezeri burada eserlerinin tasarımlarına çizimlerle yer vermiştir.
Cezeri’nin Kitab-ül Hiyel’inde hangi icatlarına yer verdiğini bilmek ister misin? İşte o
icatlar:
Otomatik Kuşlar
Filli Saat
Otomatik yüzen kayık ve çalgıcılar
Birbirine şerbet ikram eden iki şeyh
Dört çıkışlı iki şamandıralı otomatik sistem
İki bölümlü testi (termos)
Otomatik su akıtma, ikramda bulunma ve kurulama makinesi
Su çarkı kepçe mekanizması
Motor-kompresör mekanizması
Su çarkı (Su dolabı)
Biliyor musun onun bu makinelerinin kitabından faydalanılarak 800 yıl sonra tekrar
üretildiği ve birer örnek olarak sunulduğu İstanbul Cezeri Müzesi’nde bir sergi bile
düzenlendi. Bu sergide Harikalar Kitabı’nda çizimlerini ve nasıl çalıştıklarını ayrıntılı
olarak anlattığı makineler bu anlatımlar esas alınarak tekrar üretildi ve hepsi de doğru bir
şekilde çalıştı. Bu da demek oluyor ki El-Cezeri bize gerçekten de harika bir miras
bırakmış. Bu miras sonucunda birçok nesil ondan faydalanarak yeni icatlar geliştirdi.
Modern motorların, Sanayi Devrimi’ni hazırlayan makinelerin ataları El-Cezeri tarafından
bize hediye edildi. Ne özel bir hediye değil mi? Çalışkanlığın ve azmin hediyesi…
Her biri özel olarak tasarlanan bu eserler El-Cezeri’nin fizik, robotik ve mühendislik
alanlarındaki başarısını ortaya koyarken, bize onun ne kadar çalışkan ve azimli biri olduğunu
da gösteriyor. Bundan tam 850 yıl önce ilk robotu icat eden bu bilim insanı, çok çalışarak bir
insanın kendisinden yüzlerce yıl sonra gelecek nesillere nasıl örnek olabileceğini öğretiyor
bize. Biz de azimle çalışırsak hem yaşadığımız dünyayı güzelleştirip hayatı kolaylaştıran, hem
de yüzlerce yıl sonrasına ilham veren insanlar olabiliriz değil mi? Öyleyse haydi; İlham
alalım, ilham olalım!
Yazan: Selvinaz Taşdemir
Bambu Eğitim Gönüllüsü